Su Faturanız Yarı Yarıya Düşecek! Bunu Yapmanız Yeterli

Türkiye İsrafı Önleme Vakfı'nın (TİSVA) 2025 yılına dair yayınladığı İsraf Raporu, ülkenin hızla su stresi yaşayan ülkeler arasında yer alma riskinin arttığını ortaya koyuyor. Rapor verilerine göre, kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su miktarının 2040'ta 1116 metreküpe, 2050'de ise 1069 metreküpe inmesi öngörülüyor. Bu durum, Türkiye'nin su kıtlığı tehdidiyle karşılaşabileceğini açık bir şekilde gözler önüne seriyor.

ALINACAK BASİT ÖNLEMLERLE BÜYÜK TASARRUFLAR SAĞLANABİLİR

TİSVA'nın vurguladığı bir diğer kritik nokta ise hanelerde su tüketimidir. Günlük su kullanımının büyük bir kısmı banyolarla gerçekleşiyor. Bu alanda yapılacak ufak değişiklikler, önemli tasarruflar sağlayabilir:

• Küvet yerine duş almak, su tüketimini %25 oranında azaltıyor.
• Duş süresini bir dakika kısaltmak, dört kişilik bir ailede ayda 570 litre, yılda ise 18 ton su tasarrufu anlamına geliyor.
• Kısa duşlar, uzun banyolara göre %50 ila %80 arasında su tasarrufu sağlıyor.
• Çamaşır makinelerinin tam dolmadan kullanılmaması, yılda yaklaşık 9 ton su israfını önleyebiliyor.

EL YIKAMADA SU TASARRUFU İÇİN "3-7-10 KURALI"

TİSVA Mütevelli Heyeti Başkanı Halil Fatih Akgül, özellikle Dünya Su Günü vesilesiyle başlatılan “3-7-10 Kuralı” kampanyasının taşıdığı önemi vurguladı. Bu kurala göre:

“Musluk sadece gerektiğinde açılmalı; 3 saniye su ile eller ıslatılmalı, 7 saniye sabunlanmalı ve ardından 10 saniye durulanmalıdır.”

Akgül, bu yöntemlerin el yıkarken harcanan su miktarını neredeyse yarıya indirdiğini belirtti ve bireysel davranış değişikliklerinin ulusal düzeyde önemli su tasarrufları sağlayabileceğini ifade etti.

KIRSAL ALANLAR VE YAZ MEVSİMİ, SU KRİZİNİ DERİNLERİYOR

Akgül, baraj doluluk oranlarının bölgeler arasında değişiklik göstermesine rağmen ortalama %65-70 seviyelerinde olduğunu, yaz mevsiminde tarımsal ve evsel su tüketiminin artmasıyla bu oranların ciddi şekilde düşebileceğini ifade etti. Marmara ve İç Anadolu’daki bazı barajların mevsim normallerinin altında kaldığını belirten Akgül, bu durumun yazın su arzında büyük riskler oluşturabileceğini aktardı.

Türkiye genelinde içme suyuna erişim dünya ortalaması üzerinde olsa da, kırsal alanlarda altyapı eksiklikleri ve mevsimsel kuraklık sorun yaratıyor. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu’daki köyler ve yaz aylarında nüfusu artan turistik bölgelerde sıklıkla su sıkıntıları yaşanmakta.

EVLERDE VE TARIMDA ALINACAK DİĞER TASARRUF ÖNLEMLERİ

TİSVA, bireylerin günlük hayatlarında uygulanabilecek farklı tasarruf yöntemlerini şu şekilde sıralıyor:

• Diş fırçalarken ve tıraş olurken musluğu kapalı tutmak.
• Su sızdıran musluk ve rezervuarları derhal onarmak.
• Düşük debili duş başlıkları ve tasarruflu muslukları tercih etmek.
• Bahçe sulama işlemlerini sabah erken veya akşam saatlerinde gerçekleştirmek.
• Gri su geri dönüşüm sistemlerini kullanmak.

Bu uygulamalar, hem çevresel hem de bireysel su faturaları üzerinde olumlu etkiler yaratıyor.

TARIMDA MODERN SULAMA YÖNTEMLERİNE GEÇİŞ ZORUNLULUĞU

Tarım sektörünün su tüketiminde büyük bir paya sahip olduğu göz önünde bulundurulduğunda, verimli sulama sistemlerine geçişin önemi daha da belirginleşiyor. Akgül, damla ve yağmurlama sulama tekniklerinin geleneksel yöntemlere göre %40 ile %60 arasında su tasarrufu sağladığını vurgulayarak, modern teknolojilerin (toprak nem sensörleri, zamanlayıcı sistemler) kullanımının yaygınlaştırılması gerektiğini ifade etti.

Ancak bu sistemlerin yaygınlaşmasının önündeki en büyük engellerin maliyet ve bilgi yetersizliği olduğunu belirten Akgül, devlet destekleri ile çiftçilere yönelik eğitim programlarının artırılmasının gerekliliğine dikkat çekti. TİSVA'nın bu alanda saha araştırmaları ve eğitim faaliyetleri yürüttüğünü de sözlerine ekledi.